GÖSTEREN (DÜZ ANLAM) :
Resmin fonu mavi ve kırmızı renklerden oluşmaktadır. Gökyüzü
algısını veren yüzey mavi, yeryüzü algısını veren yüzey ise kırmızı renktedir.
Yüzeyin ortasına konumlanmış bir kara kedi ve çengelli iğneyle havaya tutturulmuş
dünya bulunmaktadır. Dünya boşlukta durmakta, kedinin ise ayakları yere
basmaktadır ve yere gölgesi düşmektedir. Ayrıca kedinin kuyruğu bir soru
işareti formunda olmakla birlikte kedinin duruşu aşırı reaksiyon
gösterdiklerindeki gibi gövdesi yukarıya doğru gerilmiş durmaktadır. Yüzü de
seyirciye dönüktür.
GÖSTERİLEN (YAN ANLAM) :
Resme bakınca göze ilk çarpan koyu leke etkisiyle kara kedi
oluyor. Ardında bu lekeyi destekleyen çengelli iğne ve dünya.. Dünyanın yeryüzü
şekilleri ise bildiğimiz harita görünümlerinden farklı olarak bir kahve fincanı
etkisinde. Dünyaya tutturulmuş kancalı iğnenin de ortasına denk gelen leke de
ise birbirine sarılmış iki figür var. Göz tekrar kediye kaydığında tıslamış bir
hali dikkat çekiyor kuyruğu ise bu tıslamanın tam olarak duygusunu vermiyor
daha çok soru işareti ile bunu soruyor gibi.
Kara Kedi: Farklı kültürlere göre anlamı
değişmekte ama bizim kültürümüzde uğursuzluk anlamını taşımakta. Hatta küçükken
kara kedi görünce üç defa saçımızı çekiştirirdik J böylece uğursuzluğundan
kurtulacaktık…
Kedi: Öncelikle akla ilk gelen bencil yani
kendi isteklerine odaklı olan duyguları olmaları. Bunun yanında diğer anlamları
sinsi, inatçı, sıcağı seven, okşanmaktan çok hoşlanan, rahatına düşkün ve
temizlik imgeleridir.
Çengelli iğne: Bir kumaşı başka kumaşla birleştirme,
birbirine tutturma anlamıyla burada dünyaya iki insanı tutturma metaforudur.
Dünya: Yaşamın bulunduğu yer. Hayatın yeri.
ANLAM BİRİMİ:
Kedilerde var olan karakteristik özelliklere bakıldığında
aslında insanoğlununda mayasında olan özelliklerdir. Aramızdaki fark kediler
duygularını özgürce yaşamak istedikleri gibi yaşarlarken bizler bu duyguları
çerçevesi belli olmuş etik kurallar, genelekselcilik, örf, adet, hukuk gibi
anlayışlar dolayısıyla örteriz. Ancak bunlar ne kadar örtpas edilseler de
vardırlar ve doğa gereği var olacaklardır.
Dünya bu duyguların yaşandığı, bu duygulara sahip bireylerle
dolu. Birçok insanlarca kediler özellikleri dolayısıyla sevilmezler oysa
insanların da temel duygularıdır bunlar. Sevilmedikleri için kediler bu yüzden
dışlanır, bizler bu özelliklerimizi belirtirsek bizler de dışlanırız.
Resimdeki kedinin en ön yüzeyde belirmesi bize apaçık
sunumunu yapar sonra soru işaretiyle sorgulatır. Kedinin tıslaması belki sinirlendiğindendir
belki de ürktüğünden…
Dünyadaki yeryüzü şekilleri ise bir karmaşa gibidir. Siyah lekelerin
arasından damar damar su yolları alır.
Bu karmaşa, dünyanın çeşitliğine, bireyler ve yaşam çeşitliliğine yorulabilir.
Çok iyi seçilmeseler de bu yeryüzü şekillerinde başka hayvanların silüetleri
var gibi. Bu aynı zamanda yine hayvan özelliklerinin metoforik anlamda dünya
uygulanması gibi ikinci bir anlam daha yaratır.
Çengelli iğne
içerisindeki birbirine sarılmış figürler bir birlikteliği temsil eder gibi. Bu
da dünyadaki varlığı, üremeyi aynı zamanda aşk ve sevgi temsil eder gibi…
SONUÇ VE DEĞERLENDİRME:
Oben Yılmaz’ın diğer çalışmalarına baktığımda kedi imgesini
yine kullanmış, daha çok kadın ile birleştirmiştir. Buradan hareketle aslında
bir kadının kedi gibi olduğu çıkarımında da bulunabilirim. Bu nedenle kara
kediyi, karalığından dolayı uğursuzluk olarak değil, biçimsel olarak bu şekilde
ifade edildiği anlam olarak karakter özelliklerini kadına mal edebilirim.
Sevilmekten çok hoşlanmak gibi…
Dünya imgesindeki yeryüzü şekilleri bir kahve falına bakma
hissi veriyor o da anlamını burada buluyor zaten.
Hayvanların özellikleri ile birkaç imge; işte bir tür yaşam hikayeleri, ilişkiler,
huylar…